2010 otomobil yılı ne kadar cool’du

Kimileri gayet şatafatlı girişler
yaptı. Kimilerini sadece fanatikleri,
kimilerini de satış rakamlarını
artıracağı gerekçesiyle
bayiler heyecanla bekledi. Kimileri
sessiz sedasız ve hiç beklenmeyen
sürprizler yaparak pazara
giriverdi. Tabi ki bunların hepsi
aynı etkiyi bırakamadı…

Karşınızda 2010 otomobil almanağı.
2 silindirli Fiat’tan 12
silindirli Rolls-Royce’a, elektrikli
Mitsubishi’den hibrid Porsche’ye…
Birçok yenilikle tanışıp test
ettik, değerlendirdik. Nelere kadir
olduklarını, nerelerde zayıf kaldıklarını
gördük. Sadece bunların
sahiplerine ne kadar yakıştıklarını
yazmadık. İşte bu eksiğimizi bu
yazımızda gidermeyi hedefliyoruz.
Yani: Yeniler ne kadar cool’du?
Cool kelimesini kullanıyoruz,
çünkü daha iyi bir karşılığı olan,
ne demek istediğimizi daha iyi anlatan
başka bir kelime yok. Örneğin
“modaya uygun” desek eksik
kalıyor, “heyecan verici” tamlaması
da demek istediğimizi anlatmaktan
uzak kalıyor. Evet, burada
söz konusu olan, kişilik, stil,
saygı uyandırmak, özgünlük…
Evet, bunlar otomobilde de var.
Bunu farklı bir şekilde söylemek
de mümkün: “Nasıl” sorusunun
“ne kadar pahalı” sorusundan
daha önemli olduğu durumlar.
Burada değerlendirmeleri Auto
Bild Grubu personeli yaptı. Tabi
ki değerlendirmeler, yani “coolmetre”
tamamen sübjektifti.

Renault Wind Opel Tigra’nın bittiği yerde başlıyor. Ancak daha
aşağılarda bir yerde. Çünkü üstü açık haliyle bile
gerçekten “açık” değil. Saçlarının bozulmamasına
önem veren cabrio çaylakları için. Ya da temiz
hava alerjisi olan ve bir coupe kullanmayı daha
fazla tercih eden cabrio sürücüleri için. Sadece İngilizce
konuşanlar arasında hoş bir etki yapabiliyor.
Çünkü “Wind” sadece İngilizcede “esinti”
anlamına geliyor. Ancak burada bile esintinin cool
olmayan bir türü…

Citroen DS3 İki ünlü harf yeterli olmamış. Bu görünüme bakan
kimsenin aklına efsanevi DS gelmez herhalde.
Hem de ne içeriden ne de dışarıdan bakıldığında.
Diğer taraftan sıradan C3’lerin akla gelme
ihtimali çok daha yüksek. Aslına bakılırsa otomobilin
özü de sıradan bir C3, sadece 5 yerine 3 kapılısı.
Buna eklenen iki renkli boya, biraz süs ve biraz
yaldız… DS mi? Kesinlikle değil! Mini alternatifi
mi? Kağıt üzerinde olabilir! Sonuç: Cool kesinlikle
başka bir şey.

VW Passat Passat, hoş, kabiliyetli ve örnek alınası bir
otomobil. Peki ama cool mu? Bir sigorta poliçesinden
daha cool değil. Bu otomobili kullananlar
mutlak bir ağır başlılık gösterisi yapıyor.
Sahnede saygı duyulacak özellikleri yok.
Özellikle de markanın diğer modelleriyle aynılaşan
görünümüyle Passat, özgünlükten
de uzaklaştı. Geniş iç hacimli bir derin dondurucu
dolabın cool’luğuna sahip. Pazarlamada
bu tür ürünlere “beyaz eşya” deniyor.

Nissa Juke SUV, coupe ve hava pompasının
buluşması… Tasarımcıların
bu Nissan’ı, mantık aranmayan
postmodern bir crossover’a
dönüştürmek için belirgin bir
uğraş verdikleri kesin. Hem
de fazla açık. Yani ortaya
amatör bir ArnoldSchwarzenegger
çıkmı

Opel Meriva Dürüst olmak gerekirse: Eğer bu kapılara sahip olmasa
trafikteki önemsiz modellerden biri olurdu. Ancak
bu haliyle cool olabiliyor. Tabi ki arka koltuklara
birileri oturduğu veya buradan indiği sürece. En iyisi
Meriva sürücülerinin birer şoför tutup, arka sırada
yolculuk etmeleri olurdu. Küçük bir öneri: Araçtan
inmek, binmekten çok daha cool görünüyor.

Dacia Duster Marka fetişistlerine uygun olmadığı kesin. Lüks bir
partiye Dacia sahibi olarak katılırsanız pek de itibar
görmeyeceğinizi garanti edebiliriz. Hayır, Duster kesinlikle
zengin palavracılara göre değil, işi bilenlere göre
bir otomobil. Çünkü az bir paranın karşılığında çok fazla
SUV sunuyor ama sundukları kesinlikle ucuz değil.
Gerçekten de ucuzluk sadece iç mekanda. Sonuç olarak
“yere bakan yürek yakan” bir cool.

Kia Sportage Eskiden her şey daha kolaydı: Kore’den bir SUV geldiğinde
hem kötü görünürdü, hem de kalitesiz olurdu.
Eğer SUV bir Avrupa markasıysa, okul veya golf kulübü
otoparklarında en ön sıralar onların olurdu. Artık her
şey değişti: Bu Kia kesinlikle çok şık, insanı etkiliyor
ve cool olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.

Audi A1 Bir Mini alternatifi olmak için
yaratılmış olsa da normal bir Audi
gibi görünüyor. Sadede daha küçük.
Aslında elitleştirilmiş bir Polo.
Tavan kirişleri ise kesinlikle cool.
Cool-Metre, bu kadarının yeterli olmadığını
söylüyor.

Volvo S60 Bir Volvo’yu cool bulabilmek için
özel bir mantık gerekiyor: Kuzeyin
mantığı. Her şeye rağmen S60, sınıfında
genel kuralların dışına çıkabilen
bir otomobil. Ayrıca bayağı
yetenekli de.

Fiat 500 Zamanla her şey azalıyor. Örneğin
Fiat 500 eskiden daha cool’du.
Ancak 2 silindirli motoruyla cool
olma konusunda ileri doğru bir adım
attı: Yeni motor, akıllı, komik ve
tutarlı bir nostaljiye sahip.

Mitsubishi İ-MİEV hitap edebilecek
ilk elektrikli otomobil. 4 kapı,
4 koltuk ve satın alınabilir…
Peki ama bunlar onu cool yapar
mı? Bazı çevrelerde evet.
Özellikle de biraz fütüristik
göründüğü düşünülürse.
“MiEV” ismi ise pek geleceğe
aitmiş gibi hissettirmiyor.
Ancak bir kabloya bağlı olarak
dururken bir şekilde cool
görünüyor.

Peugeot Oluyormuş işte! Uzun yıllardır Picasso’nun garip
yüzlerini andıran ve görsel birer hırsızlık engelleme
etkisine sahip tasarımlara imza atan Peugeot,
sonunda böyle bir şey yaratabildi: Kompakt
sınıfın en ateşli coupelerinden biri. Tavandaki Zagato
modellerini andıran “double boubble” adlı iki
bombeli çıkıntı ise kesinlikle harika; Très chic.

Saab 9-5 Saab markası her zaman cool olmuştur. Sadece Trollhattan
merkezli olması bile bunun için yeterli. Geçen zaman
boyunca otomobilleri, sıradanlığa doğru kaydı. Ancak
yeni 9-5, tünelin sonundaki ışık: Özgün ve şık bir tasarım
ama süslerden tamamen uzak, farklı ve bayağı cool. Yani
sınıfının Goliath’larının arasında sert bir David. Bu özellikleri,
kaputunun altında Opel teknolojilerinin kullanılmasını
bile affettiriyor. En azından şimdilik…

VW Amarog Pikaplar cool mudur? Kimilerine göre evet, kimilerine
göre hayır. Jürimizin fikirleri de böyle iki
kutupluydu. Sadece bu bile cool olarak kabul etmek
için yeterli. En azından kendi tarzına sahip ve bayağı
işe de yarıyor. Tamam, bu VW kesinlikle bir
Dodge değil ama aynı zamanda bir Japon da değil.

Audi A7 Dört kapılı coupelerin trendi şu sıralar yükseliyor.
Ayrıca “trendy” olan bir şeyin cool olmama
şansı da yok. En azından prensipte durum böyle.
Bu şık A7, marka fanatiklerinin Ingolstadt’a hac ziyareti
yapmalarını sağlayabilecek bir otomobil haline
geliyor. Ancak tasarımında biraz daha cesur
olunabilse A7, çok daha cool olabilirmiş.

Ford Focus Bu otomobilin yeni hali de gayet iyi. Neticede
ihtiyarların sevgilisi Ford modeli değil.
Çünkü ön tekerleklerine tamı tamına 350
HP güç gönderiyor. Birçok ülke için satış adedi
limitlerinin olması ve 50 bin Euro civarındaki
fiyatı da onu çekici kılıyor. Onu her
renkte satın alabiliyorsunuz, tabi ki o renk
siyah olduğu sürece! Bu da cool, değil mi? Focus
RS, en azından safkan GTI’lar arasında,
Cool-Metre’si donma noktasına en hızlı
yaklaşan otomobil.

Mercedes CSL Umarız eskisinin başına gelenler
yeni CLS’nin başına gelmez. Eski CLS
sıralamaya en üstten girmiş, daha
sonra Cool-Metre’si güçlü bir şekilde
düşüşe geçmişti. Yeni modelde her
şey iyi görünüyor: Bu 4 kapılı coupe
bir güzellik abidesi olmamasına rağmen
bolca karakteristik özelliğe sahip.
İşte bunlar CLS’ye avantaj sağlıyor.
Ayrıca A7’nin aksine, yollardaki
benzerleriyle karıştırılmayacak kadar
özgün bir tasarıma sahip ve yolların
saygı uyandıran modellerinden
biri. Yani: Gayet cool!

Jaguar XJ Jaguar gayet cesur bir marka. Çünkü eskinin
İngiliz tipi şömine romantizminden kurtuldu
ve yüzünü geleceğe çevirdi. Yeni XJ,
gelenekselcileri kelimenin gerçek anlamıyla
şoke eden, modernistleri ise mest eden
bir tasarıma sahip. Gergin alüminyum derisi,
süsten uzak hatları ve cool orantılarıyla,
rakiplerinin sıradan mobilyalar gibi görünmesine
neden oluyor. Aynı
etki iç mekanda da geçerli.
Taze bir nefes,
cool Britanya!

Lancia Stratos Henüz sadece bir vaat ve türünün tek örneği. Ancak
bunun kesinlikle değişmesi gerekiyor: Stratos…
Vahşi, limitler ötesi, benzersiz, unutulmaz… Otomobil
efsanelerinin şehitliğinden çıkıp gelmiş bir yol canavarı.
Ayrıca sürücünün arkasında yeniden bir Ferrari
motoru homurduyor. Buz gibi!

Rolls-Royce Ghost Bir Rolls-Royce otomatik olarak cool olmak
zorunda değildir. Hatta tarihi biraz bilenler tam
tersinin geçerli olduğunu bilir. Ancak yeni
Ghost dünyaya, zenginlik ve zevk sahibi olmanın
birlikte de var olabileceğini kanıtladı. Ailenin
diğer modellerinin çekicikleri, bir buldozerinkinden
fazla değilken Ghost için durum böyle
değil. Etkileyici bir basitliğe sahip, gösterişten
oldukça uzak ve otantik bir şıklık da sergiliyor.

Porsche GT3 RS Böyle bir kanada çekinmeden sahip olabilecek otomobillerin sayısı yok denecek kadar azdır.
Normalde böyle bir kanat için modifiyeciler “yapı market malı” benzetmesini yapar. Ancak GT3
RS bu kanadı taşıyabiliyor, hem de hiç rahatsız edici olmadan. Çünkü bugüne kadar üretilmiş en
hızlı ve en güçlü 911 modellerinin hepsinde böyle bir kanat vardı. Ayrıca hepsi “RS” kısaltmasını
taşıdı. Bunun önüne bir de GT3 eklenince, maksimum takviyeye ulaşılıyor: GT3 RS, gelmiş en
safkan Porsche modeli. Bu konuda uzmanlar bile böyle düşünüyor. İnanmıyorsanız Walter Röhrl’e
sorun! Çünkü burada söz konusu olan, en hardcore yarışçılar için hazırlanmış en iyi Alman seri
üretim otomobilinden söz ediyoruz. Bu cool olmasın da, başka hangisi cool olsun?

SONUÇ

Sonuçta en cool otomobiller yine rüya
otomobiller oldu. Bu normal bir durum.
Ama aynı zamanda üzücü de. Neticede
2010 model yılı gayet zorluydu:
Yüksek cool’luk faktörlü çekici karoserlerin
sayısı gayet azdı. Jürimiz bir konuda
hemfikirdi: Birçok modelin üzerinde
o kadar uğraşılmış ki, gerçekten
cool olmaları imkansızlaşmış.
Burada teselli edici
bir sonuca da ulaştık: Cool
olmasını beklemeyeceğimiz
modeller yeniden
cool olabiliyor.
İşte buna cool denir!


Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.