Yenilikleri seviyor musunuz? Açık bir
şekilde söyleyelim, biz yenilikleri çok
seviyoruz. Kalıpların dışına çıkan,
bir detayı bile yeniden keşfeden yenilikler
çok büyük önem taşıyor. Tıpkı Mazda’nın
geliştirmek yerine yeniden yaratmaya karar
verdiği teknolojiler gibi. Belki de büyük bir
risk alarak bu tarz bir sıfırdan başlangıcı
kendine baz alan Mazda, karşımıza Skyactiv
isminin verildiği yepyeni bir teknoloji ile çıktı.
Bu yeni teknolojiyi markanın yeni modeli olan
CX-5 üzerinde kullanma fırsatı bulduk.

Kompakt SUV sınıfının temposuna ayak
uydurmak için ortaya oldukça iddialı bir araç
çıkaran Mazda, CX-5 ile atak yapıyor. Mazda
CX-5 ülkemizde Skyactiv-G adı verilen 2.0 lt
benzinli motorun, 4×2 versiyonunda 165 HP
(manuel), 4×4 versiyonunda 160 HP (A/T),
Skyactiv-D ismi verilen dizel motorun 4×2
versiyonunda 150 HP, 4×4 versiyonunda ise
hem 150 HP, hem de 175 HP güç üreten motor
seçenekleri ile satışa sunuldu. 89 bin TL’den
başlayan fiyat etiketine sahip olan CX-5’in en
yüksek fiyatlı versiyonu ise 161 bin TL’den
alıcı bekliyor. Dizel motorun görev yaptığı
CX-5’ler sadece otomatik şanzımanla satışa
sunulmuş durumda.

Mazda CX-5’i tasarım açısından incelediğimiz
zaman, bütününde iddialı görünen bir
araçla karşılaştığımızı dile getirmek istiyoruz.
Bu sınıfın tüm beklentilerine çok rahat bir şekilde
yanıt veren araç, dinamik görünen yapısı
ile de ön plana çıkıyor. Aynı zamanda CX-5,
kaliteli görünen hatlara da sahip araçlardan
biri olmayı başarmış durumda. Yüksek yapısı
ile çekici görünen CX-5 motor kaputunun
oluklu tasarımı ve arka tasarımındaki güçlü
ifade ile bu sınıfın ön plana çıkan seçeneklerinden
biri olacak.
~Dış tasarımı ile beğenimizi kazanan CX-
5’in yaşam alanına geçtiğimizdeyse, öncelikli
olarak iyi tasarlanmış bir kabin karşımıza
çıktı. Genişlik ve kullanışlılık açısından yaşam
alanı artı puanı çok rahat bir şekilde alıyor, iç mekan yüksek tavan yapısı ile son derece
ferah. Havalandırma sisteminin performansı
yaşam alanını istenen sıcaklığa getirme konusunda
sorun yaşamıyor. Müzik sisteminin
performansı da istediğimizi verdi. Kumanda
elemanlarının tasarımı konusunda ise neredeyse
hiç sorun yaşamadık. Bazı kumanda
elemanlarının tasarımınınsa daha iyi olmasını
beklediğimizi belirtelim. Eşya gözlerinin
sayısı beklentileri rahatça karşılıyor, geniş ve
kullanışlı bir bagaj hacmini de sunuyor.

Bu aracın sürüş karakterinde önceliği motor
seçeneklerine vermek istiyoruz. Dizel
motor seçeneği 14:1 sıkıştırma oranı (dünyadaki
en düşük sıkıştırma oranı) ile ön
plana çıkarken, benzinli motor ise yine 14:1
sıkıştırma oranı ile (bir seri üretim modelinde
dünyadaki en yüksek sıkıştırma oranı) yine
bir ilki gerçekleştiriyor. Test otomobilinde
görev yapan benzinli ünitenin böyle bir
özellikle ön plana çıkıyor olması elbette ona
yoğunlaşmamıza neden oldu. 6000 d/d’de 160 HP güç üreten benzinli ünite, 4000
d/d’de ise 208 Nm torku kullanıma sunuyor.

Yüksek yapılı ve ağır bir gövdeyi
taşıyor olmasına rağmen, benzinli ünite
ve otomatik şanzımanın birlikteliği ile 0-
100 km/s hızlanma süresi 10 saniyenin
altına rahat bir şekilde iniyor. 187 km/s
olarak açıklanan son hızına ulaşma konusunda
da son derece istekli. Hızlanma
isteği yüksek hızlara çıkıldığında biraz
azalıyor ama nefesi yetiyor.
~Tüketim konusunda
da benzinli motor seçeneği ve
otomatik şanzıman konforuna rağmen
cimri sonuçlara imza atmak mümkün.
Ayrıca altı ileri oranlı şanzımanın çalışma
karakteri de genel anlamda başarılı.
Skyactiv teknolojisi yeni geliştirilen
şasi yapısını ve süspansiyon sistemi gibi
unsurları da kapsıyor. Mazda yetkilileri,
yeni süspansiyon sisteminin daha hafif
olmasına rağmen daha dayanıklı olduğunu
iddia ediyor. Yaptığımız sürüşler
sırasında dinamik testler karşısında
CX-5’in son derece dirençli olduğunu
gördük. Güvenlik ekipmanlarının sayısının
da bir hayli fazla olduğu araç,
yönlendirme kabiliyeti açısından da
istediklerimizi zorlanmadan karşıladı.

Sürüş karakterinin çekiciliği konusunda
ön plana çıkan markalardan biri olan
Mazda, bu geleneği CX-5 ile devam
ettiriyor ve hatta bir adım daha ileriye
taşıyor. Dört tekerlekten çekiş sistemi
hem asfaltta, hem de hafif arazi şartlarında
istediğimizi zorlanmadan verdi.


Sonuç

Mazda CX-5 tek başına
yeni bir otomobil
anlamına gelmiyor.
Bu araç Mazda tarafından
geliştirilen ve
yeni bir devri başlatacağını
düşündüğümüz
Skyactiv teknolojisini
kullanıyor. Bu yeni teknoloji bir aracın
bütün karakteri konusunda çok önemli bir
değişim anlamına geliyor. Önümüzdeki dönemlerde
Skyactiv ismi verilen teknolojiyi
Mazda’nın diğer modellerinde de görmeye
başlayacağız. CX-5’te, görsellik açısından
iddialı bir araçla karşılaştık. Kaliteli ve dinamik
görünen hatları ile beğeni kazanma
konusunda sıkıntı yaşamayacak. Yaşam
alanı konusunda da beklentileri çok rahat
bir şekilde karşılıyor. Sürüş karakteri ise
yeni teknoloji ile birlikte son derece iddialı.
Skyactiv beklenen etkiyi zorlanmadan
yaşatacak gibi görünüyor.