Bu haberin iki farklı başlangıcı
var. İlki kötümser versiyon:
Sıkışık trafikte birçok
HP canavarı, yürüme hızıyla
ilerlemelerine rağmen bolca egzoz
gazı çıkarıp havayı kirletiyorlar. Atmosferimiz
daha fazla karbondioksiti
kaldıramaz. Yani atmosfere
zararlı olmayan bir spor otomobil
mümkün olamaz. Eğer durum böyle
devam ederse spor otomobilleri
sadece müzelerde görebileceğiz.
Gelelim iyimser versiyona: Yeni
şartlar otomobil üreticilerini yaratıcı
olmaya zorluyor. Etkileyici teknolojileri
çevreci özellikler içerecek
şekilde kombine etmeye başladılar.
Yakıt tasarrufu yapmak isteyenler
artık ayakkabı kutularını andıran
can sıkıcı araçlar kullanmak, sürüş
keyfi isteyenlerse atmosferi katleden
cehennem makineleri kullanmak
zorunda değiller. Çünkü
güç ve çevrecilik artık kombine
edilebiliyor.

KAROSER
BAŞTAN SONA
HAFİF ÜRETİM

Bizler ikinci versiyona inanıyoruz
ve BMW de bunun için bize gayet
iyi bir neden veriyor. 2014 başında
Münihli üretici, yeni bir rüya otomobil
türünü piyasaya çıkaracak:
Hızlı ama plug-in özelliği sayesinde
tutumlu, yani keyifli ama çevreye
zararlı değil. i8 Concept Spyder,
yeni spor otomobil dünyasının ne
kadar güzel olabileceğini bizlere
gösteriyor.

Bu ileri teknoloji ürünü yeni konsepti
halk, Nisan ayı içinde Pekin’de düzenlenecek olan Auto China
Fuarı’nda görebilecek. Bizler ise i8
Concept Spyder’ı şimdiden yakından
inceleme fırsatı bulduk. Aslına
bakılırsa Concept Spyder, BMW’nin
2009 yılında tanıtılan “Vision Efficient
Dynamics” adlı konseptinin
geliştirilmiş versiyonu. ~Bilindiği gibi
Vision Efficient Dynamics, 2011
yazında i8 Concept adlı bir hibrid
otomobile dönüşmüştü.
eDrive taktiğinin en önemli noktasını,
karbon-fiber ile güçlendirilmiş
plastik (GFK) karoser ve bunun
altındaki alüminyum altyapı oluşturuyor.
Hafif metalden üretilen
bu şasi, aksları, motoru ve aküleri
taşıyor. Ancak şasinin asıl önemli
özelliği, elektrikli motor için gereken
unsurları, ağırlık merkezini
azaltacak ve dengeli bir şekilde dağıtabilecek
bir yapıda sunabilmesi.

Bu sayede büyük akü paketi bagaj
hacminden çalmıyor, elektromotorun
ağırlığı da aracın ağırlık dağılım
dengesini olumsuz etkilemiyor.
Ancak bu yapının yüksek ağırlık
gibi bir de dezavantajı var: Hibrid
sporcunun fiyatı 100 bin Euro’dan
daha ucuz olmayacak.
Söz konusu araç henüz bir konsept
olmasına rağmen, 1630 kg’lık
ağırlık hayata geçirilebilmeye çok
yakın. Uzunluğu 4.48 m olan 2
koltuklu otomobil iki parçalı bir
tavana ve seri üretime hazır kapı
tasarımlarına (yukarı doğru yükselerek
açılıyorlar) sahip. Arka kısım
tasarımı da neredeyse bitmiş durumda:
Seri üretim versiyonda da
yol rüzgarı, parçalı yapıya sahip bir
yapıyla yönlendirilerek aerodinamik
avantajlar sağlayacak.

Burun tasarımında ise bazı değişiklikler
yapılacak. Tüm BMW’lerin
tipik özelliği olan kapalı BMW böbreği
aynen kullanılacak ama iyice
alçaltılmış ön cam yerine günümüz
standartlarına daha yakın bir çizgide
olacak.

~MOTOR:
KOMBİNASYONUN
TOPLAM GÜCÜ
354 HP

i8 Concept Spyder’ın kaputunun
altında 2 motor birden görev yapacak:
Turbo beslemeli 1.5 lt’lik bir
motor ve güçlü bir elektromotor.
Benzinli motor süper benzinle çalışacak, elektromotorun güç ihtiyacını
ise lityum-iyon akü paketi karşılayacak.
Elektromotorun 96 kW’lık (130
HP) gücü ön tekerleklere, BMW’nin
geliştirdiği fakir karışımlı benzinli
motorun 223 HP’lik gücüyle arka
aksa gönderilecek. İki motor birlikte
çalışırken araç, 100 km/s’ye 5 sn’de
ulaşıp 250 km/s maksimum hız
yapabilecek. Akülerini şehir şebekesinden
şarj edebileceğiniz çevreci
bir otomobil için bu performans
rakamları inanılmaz.

En azından standart yakıt tüketimi
ölçüm parkurunda fazladan
HP’lerin yakıt tüketimine herhangi
bir olumsuz etkisi yok: BMW’nin
iddiasına göre bu süper sporcu,
100 km’de ortalama 3.0 lt benzinle
yetinebilecek. i8 Concept Spyder
sadece elektrik gücüyle de ilerleyebiliyor
ancak elektrikli menzil 30
km ile sınırlı. Tabi ki bu menzile
ulaşmak için sportif değil, yumuşak
ve dikkatli bir sürüş tarzı gerekiyor.
i8’in akülerinin şehir şebekesinden
şarj edilme süresiyse 2 saatten biraz
az. İçten yanmalı motor, tekerleklere
güç aktarmanın dışında aküleri
şarj ederek menzil uzatıcı (Range
Extender) olarak da görev yapıyor.
Tam şarjlı aküler ve tam dolu yakıt
deposuyla i8, 600 km’nin üzerinde
menzil sunabiliyor.

~İÇ MEKAN:
INTERNET İLE ŞARJ
İSTASYONU ARAMAK

i8’de iki adet büyük ekran ve bir
akıllı telefon, sürücünün oryantasyonuna
yardımcı olacak. Örneğin
trafik yönlendirme sistemi rota
üzerinde bir sıkışıklık bildirirse,
içten yanmalı motor önce aküleri
şarj ediyor. Böylece sürücü, trafiğin
dur-kalk bölümünü hiç ses
çıkarmadan sadece elektrik gücüyle
katedebiliyor. Bunun dışında navigasyon
sistemi, en yakındaki şarj
istasyonunun yerini de biliyor.
Akıllı telefon sayesinde sürücü,
otomobilin bir sonraki yolculuk
için yeterli yakıt ve şarja sahip olup
olmadığını da görebiliyor. Aslına
bakılırsa sürücü, bunu aracına bindiğinde
göstergelere bakarak da
anlayabilir. Ancak bu tip oyuncaklar
konsept otomobillerin olmazsa olmazları
arasında.

Sonuç



Elektrikli motor sistemlerinin ağırlığına BMW, hafif
üretim teknikleriyle cevap veriyor. Diğer taraftan yaklaşık
1600 kg’lık ağırlığıyla i8 hala bir tüy sıklet sayılmaz. Ayrıca 100
bin Euro’luk fiyat da halkın geneline hitap edemez, yani bu tip
otomobillerin yaygınlaşmasına yardımcı olabilecek bir rakam değil.
Jan Horn