Renault reklamları her zaman etkileyici, insanın ruhuna hitap edici olmuştur. Örneğin Renault 5 ile tanışma fırsatı bulup onu sevmeyenimiz çok fazla değildir herhalde. Hatta birçok insan Renault 5’e “küçük arkadaşım” diyordu. Günümüzün otomobiller yaratan (Createur d’Automobiles) markasının bir zamanlar “yaşanacak otomobiller” üretiyor olması da hafızalardan pek silinmedi. 2004’ten bu yana ürün gamında olan Modus ise Renault’nun bu sloganı kadar tanınan bir otomobil değil. Aslına bakılırsa bu küçük van, iyi bir arkadaşın tüm genlerine sahip bir araç. Hatta TÜV istatistikleri de bu değiş-ken küçüğün başarısını kanıtlıyor: 3. yılın sonunda yapılan ilk muayenelerde ağır kusura sahip Modus’ların toplama oranı sadece yüzde 4.3. Bu oran ile Modus, hem markanın diğer modellerinin önünde, hem güvenli yeşil bölgede, hem de BMW X3 veya Mitsubishi Colt gibi başarılı modellere çok yakın bir konumda. Peki ama sınıfta kalan Modus’ların bu yüzde 4.3’lük bölü-münde hangi parçalar sorun çıkarıyor? Renault markasını yakından tanıyanlar, bu sorunun cevabını bulabilmek için jantları sökmelerinin yeteceğini bilecektir: Tipik bir Renault geleneği olarak fren diskleri erken aşınıyor. Bunun nedeni ise Renault’nun, disklere su ve kir sıçramasını engelleyecek birkaç sentlik parçaları kullanmaktan kaçınıyor olması. Daha fazla su ve çamur sıçrıyor olması, hassas yapılı disklerin erken paslanmasına ve çizilmesine neden oluyor.~ Modus’ta ise bu probleme arka tekerleklerdeki fren disklerinde de rastlanıyor. Değişim sırasında aks yataklarına de müdahale edilmesinin gerekmesi ise tamir maliyetlerini artıran bir etken olarak karşımıza çıkıyor. TÜV raporlarındaki ağır şikayetler bu kadarla sınırlı. Ancak istatistikler, farların da eleştiri konusu olduğunu gösteriyor ve buda zahmetli tamiratlara neden oluyor. Çünkü hem ampul değişimi için far ünitesinin tamamen sökülmesi gerekiyor hem de bu işlemi ön tamponu sökmeden yapamıyorsunuz. Yani küçücük bir ampul değişimi, faturaya fazladan yansıyan 1 saatlik işçilik gerektiriyor. Bu nedenle eğer bir ampul patladıysa, serviste iki farın da ampulünü değiştirtin ve uzun ömürlü ampuller kullanın. Ne yazık ki küçük arkadaşımız bazı küçük elektronik arızalardan muaf değil. Örneğin arızalı bir silecek şalteri, farları yakamamanıza neden olabilir. Aynı şekilde bozulan mü-zik sistemi nedeniyle iç aydınlatma sönüp akünüz bitebilir. Motorlar ise, yüksek basınç pompası ve turbo sorunu yaşatabilen dizeller hariç, çok az problem çıkarıyor. Gerçekten de benzinli motorlarda sadece ateşleme bobini bozulabiliyor. Triger değişimi ise can sıkıcı bir sorun olabilir: Neredeyse motor bölmesinin tamamı söküldüğünden faturaya eklenen an azından 4 işçilik saati, değişim maliyetlerini artırıyor. Alternatör arızalarıda gerçekten pahalıya malolabiliyor. Böylesi yüksek tamirat bedelleri, arkadaşlığın sona ermesine bile neden olabilir.~TEST SÜRÜŞÜ
TEST ARACI
Neredeyse tüm ekstralara sahip 2005 model bir Modus 1.6 16V Dynamique ile yaptığımız test sürüşünde şartlar gayet iyi görünüyordu. 81 bin kilometredeki otomobilin kaportasında çizikler veya vuruklar yoktu. Sadece direksiyonu kaplayan deride küçük bir yırtılma vardı. Tek ciddi sorun, servis kitapçığına göre otomobilin son yağ değişiminin, 2008 yılında ve araç 40bin kilometredeyken yapılmış olmasıydı.

İZLENİMLER
Tipik Renault özellikleri olarak koltuklar pelte gibi, direksiyon bir otobüsü aratmayacak kadar yatık ve elektrohidrolik desteği ise hissizdi. Ancak süspansiyon gayet iyiydi ve içeride herhangi bir tıkırtı duyulmuyordu. Motor ise biraz hayal kırıklığı yarattı: Güç, aslında olduğundan (112 HP) daha azmış gibi hissettiriyordu. Hızlı olabilmek için devirli kullanmak, ancak bu durumda da iyice artan gürültüye katlanmak gerekiyordu.

DEĞERLENDİRME
Aracın genelde iyi durumu ve zengin donanımları birer avantaj. Ancak yüksek kilometre üst limitte.