Yola güvenle çıkabilmek için bunlar gerekli

Bayram tatilleri, diğer zamanlarda otomobillerini az kullanan ailelerin bile, uzun seyahatlere çıktıkları ve karayollarında yoğunlukların arttığı dönemlerdir. Sürekli şehir içinde ve günde sadece 15-20 km kullanım alışkınlığı olan bir kullanıcı, tamamen yüklü bir otomobille, tüm ailesiyle birlikte, 1.500 km’lik bir seyahate çıkacaksa, hem otomobilini, hem de kendisini farklı koşullara hazırlamak durumundadır. Uzun seyahat hazırlıklarına, ilk etaplarda lastiklerin fiziksel şartları ve lastik basınçlarının kontroluyla başlamak doğru olacaktır. Lastik üreticisi Goodyear, güvenli bir seyahat için yapılması gerekenleri bir dizi öneri olarak yayınladı.

Doğru lastik basıncı
Yapılan araştırmalar; yaz aylarında her 6 kazadan 1’inin nedeninin yanlış şişirilmiş lastikler olduğunu gösteriyor. Ülke genelinde birçok ailenin tatile çıkmak üzere hazırlık yaptığı düşünülecek olursa, pek çoğunun lastiklerinin durumunu kontrol ettirmek için zaman ayırmayacağını bilmek oldukça endişe verici bir durum. Endişe verici, çünkü araştırmalar, yaz aylarında meydana gelen her 6 kazadan 1’inin nedeni yanlış şişirilmiş lastikler olduğunu gösteriyor…Goodyear  Şirketi’nin Lüksemburg’da bulunan Araştırma, Geliştirme ve Değerlendirme Merkezi, Lastik Test Departmanı Başkanı Pierre Poncelet, “Sürücüler, sadece doğru şekilde şişirilmiş lastiklerin kullanıma uygun olduğunu, doğru performans göstereceğini genelde unutuyor. ~Kapsamlı lastik testlerimiz, az veya fazla şişirmenin aracın genel sürüş davranışı ve durma mesafesi üzerinde etkisi olduğunu göstermektedir. Sadece aracın güvenliğine etkide bulunmakla kalmıyor, aynı zamanda lastiklerin potansiyel kilometre performanslarını ve aracın yakıt verimliliğini de düşürüyor” dedi. Poncelet, sürücülerin genellikle üç klasik hatadan birini yaptığını vurguluyor; Yola çıkmadan önce lastik basınçlarını kontrol etmemek Bazen lastik ısındığında basıncı kontrol etmek, ki bunun sonucunda yanlış değerler elde edilir Aracın ağırlığını dikkate almamak – aracın boş veya dolu olması farklıdır.Daha iyi ve konforlu sürüş için lastikleri doğru basınçla şişirin. Özellikle viraj alma sırasında, aracın tutuş performansının en uygun seviyelerde tutulması için lastiklerin doğru şekilde şişirilmesi gerekli. Sorunların pek çoğu fark edilmeyen şişme basıncı kaybı ile başlar. Lastiğin az şişmiş olması durumunda aracın ağırlığı, lastik dişlisinin dış kısmı üzerine biner. Bu da, basıncın lastiğin genişliği boyunca eşit olarak yayılması yerine, lastiklerin omuzları üzerinde artması anlamına gelmektedir. Diğer bir deyişle; lastik döndükçe yan duvarın olması gerekenden daha fazla ısınması ile lastiklerin, hem performansı hem de güvenliği olumsuz olarak etkilenir. Az şişirme, yol üzerinde eşit derecede dağıtılması gereken basıncın az olması anlamına geldiğinin altını çizen Poncelet, “Bu durum aynı zamanda doğrudan yol ile temas halinde olan dişli alanını da azaltmaktadır.~ Bu etkiler, lastiklerin yol tutuşunu azaltıp, özellikle de ağır yüke sahip araçların sürüşü üzerinde belirgin etkiye neden olabilmektedir: Durma mesafeleri uzar ve viraj alma becerisi daha zorlaşır ve azalır, bu da kontrol edilemeyen sürüşe neden olur. Goodyear lastikleri, en son teknolojiler ile donatılmış yüksek performanslı ürünlerdir. Özelliklerinden en geniş şekilde yararlana bilmek için doğru lastik basıncı uygu-lanmalıdır”.

Lastikleri tekmeleyerek basıncı kontrol edemezsiniz
Lastikler, üç aylık bir zaman içerisinde, sadece lastiğin günlük difüzyon sürecinden dolayı 0.2 bar’a kadar hava basıncı kaybedebilir. Sürücülerin pek çoğu, lastikleri tekmeleyerek veya görsel olarak kontrol ederek lastikteki hava basıncının doğru olup olmadığını anlayabilecekleri düşünerek hata etmektedir. Görsel bir kontrol, basınçtaki 0.2 bar’lık kaybı tespit edemez. Avrupa Birliği tarafından yapılan araştırmalar, araçların % 64’ünden fazlasının lastiklerindeki hava basıncının az olduğunu göstermektedir.  Sıcaklığı göz ardı etmeyin. Yaz aylarındaki sıcaklık, lastiklerin içerisindeki hava basıncınıda artırmaktadır. Lastik içerisindeki basıncın yüksek sıcaklıklarda artması sebebiyle, lastik basıncı sadece lastiklerin ‘soğuk’ olduğu durumlarda kontrol edilmelidir. Lastiklerinizin diş derinliği de çok önemli. Az veya çok hava basıncının kontrol edilmesine ek olarak, sürücüler, lastiklerinin kötü durumda olup olmadığını da kontrol etmelidir. Uzun bir seyahate çıkmadan önce lastiklerinizin dişlilerinin aşınıp aşınmadığını kontrol edin. ~Her ne kadar bu bayram yolculuğu sıcak bir havada yapılacak olsa bile, geçtiğiniz bölgelerde sağanak yağışlar olmayacağının garantisi yok. Lastiklerinizin yeterli derinliğe sahip olduklarından emin olarak yola çıkın. Bu, özellikle aracın ıslak zemin üzerindeki performansı açısından önemlidir. Ağır yükler aracın manevra kabiliyetini azaltır. Tatile çıkmak genellikle bütün ailenin ve ağır bagajların araca yüklenmesi anlamına gelir. Sadece ağır yükler bile aracın manevra kabiliyetini azaltabilir. Ağır yük veya karavan veya römork çekme de araç ve lastikler üzerine ekstra yük bindirmektedir. Aracın yolcu ve bagajlar ile tamamen doldurulmuş olması durumunda, aracın kullanım kılavuzu doğrultusunda lastik basıncının artırılması gerekmektedir.  Az şişirilmiş lastikler masrafa neden olur. Az şişirilmiş ve çok şişirilmiş lastikler, tüm dişli alanını eşit oranda kullanmaz. Az şişirmenin sonucunda lastiğin dişlisinin dış alanında aşınma artar, çok şişirmenin sonucunda ise iç alandaki dişli aşınması artar. Her ikisinin de lastiğin kilometre performansı üzerinde etkisi bulunmaktadır. Lastiğin dişlisi hızla ve düzensiz bir şekilde aşınır. Normalden az hava ile şişirilmiş lastiklerin düzgün bir şekilde dönebilmesi için daha fazla enerjiye ihtiyaç vardır: Yakıtın her litresinde aracın yakıt verimliliği azalır ve daha az kilometre yaparsınız. Dolayısıyla; lastik basıncını en uygun seviyede tuttuğunuz taktirde, aracınızın yakıtını en etkin şekilde kullanarak yakıt tasarrufu sağlayabilirsiniz.~Yola çıkmadan önce yapılacak hazırlıklar
Ülkemizde binlerce sürücü uzun, genellikle de yorucu seyahatlere, araçlarını ve kendilerini yeterli şekilde hazırlamadan ve dinlenmeden başlıyor. Araştırmalar; bu tür seyahatlerdeki kazaların iki temel nedeninin, bakımı yapılmamış ya da yetersiz yapılmış araçlar ve yorgun sürücüler olduğunu gösteriyor.  Bakımı çok iyi yapılmış, çok iyi hazırlanmış araç ile iyi bir başlangıç yapabilirsiniz. Araçta oluşan her 3 arızadan 1 tanesi seyahatin başlangıcında ortaya çıkıyor. Sürücülerin pek çoğu, tatillerinin başlamasından bir gün önce, iş yerlerinden çıkıp, tatil yörelerine gitmek için acele ediyor. Bu telaşlarından dolayı da genellikle araçlarının seyahat için yeterli olup olmadığını kontrol etmeyi ve hazırlık yapmayı unuturlar. Araştırmalar arızaların vet eknik sorunların % 32’sinin tatil yolunda meydana geldiğini gösteriyor. Pierre Poncelet şöyle diyor;“ Güvenli, rahat bir seyahat araçların, yola çıkmadan önce kontrol edilmesi ve tam bir bakımının yapılması ile başlar. Hiç kimse seyahatinin bir arıza ile bölünmesini istemez. Ancak sorunların pek çoğu da düzenli bakım ve onarım ile önlenebilir. Yola çıkmadan önce aracınızı kontrol ettirdiğiniz taktirde, canınızı sıkacak bir durumla karşılaşmadan, gitmek istediğiniz yere rahat ve güvenli bir şekilde varabilirsiniz”. Hayatta kalmak için doğru ve kurallara uyarak araç kullanın. İster 100 kilometrelik bir yolculuk olsun, isterse 1000 kilometrenin üzerinde uzun bir yolu içersin, yaz aylarında otomobil kullanmak birkaç zorluğu beraberinde getirir; yoğun trafik, uzun mesafe, gece ve gündüz boyunca araç sürmek, bir anlamda sürücünün sabrını denemektir. ~Yorgunluk, kazaların ana nedeni olarak değerlendirilebilir. Araştırmalar pek çok sürücünün hala yorgunluğun, uyku halinin ve dikkat kaybının sürüş becerileri üzerindeki etkisini göz ardı ettiğini göstermektedir. Örneğin; Fransa’da ölümle sonuçlanan her üç kazadan birinin nedeni yorgunluk ve uyku hali olarak kaydedilmiştir.Tatil yolunda araç kullanmak, ev, iş ve sosyal mekanlar arasında otomobil kullanmaktan çok farklıdır. Çeşitli ülkeler üzerinden araçla, uzun yolculuklara çıkmak beraberinde dikkate almamız gereken bazı zorlukları da getirmektedir. Daha önceden bilmediğiniz yollar, direksiyon başında geçirilen uzun saatler, tatil yerine varmak için sabırsızlanan aile ile birlikte bitmek bilmeyen gece ve gündüzler her gün karşılaşılan durumlar değildir. Gece otomobil kullanmak, olumsuz etki yaratabilir. Yoğun trafik veya gündüz sıcaklığından dolayı sürücülerin pek çoğu, gece yola çıkmayı tercih ediyor. Gece araç kullanmanın vücut üzerinde olumsuz etkileri bulunmaktadır, ancak bunlar genellikle sürücüler tarafından dikkate alınmaz. Kazaların yaklaşık %40’ı gece meydana gelir. Bu çokda şaşırtıcı değil, çünkü gece araç kullanan sürücülerin sürüş becerileri düşer. Şeritlerde bir sağa bir sola kayma, belirli bir hızı tutturamamak ve pek çok kez direksiyonun konumunun düzeltilmesi bunun sonuçlarıdır. Gece yolculuğu yapmaya kararverdiyseniz, aracınızın hazırlıklı olduğundan emin olun: Temiz ön farlar, arka stoplar, sinyal lambaları ve camlar, gece araç kullanmanın temel gereksinimleridir. ~Ön farlarınızın, yolu düzgün şekilde aydınlatmak üzere ve diğer sürücülerin görüşünü engellemeyecek şekilde ayarlanmış olduğundan emin olun. Gece araç kullanırken hızınızı düşürün ve takip mesafenizi artırın. Gece sürüşlerinde, diğer araçların hızını ve mesafesini tahmin etmenin zorlaştığını unutmayın. Güvenli sürüş planlaması yapın. Dinlenme ve mola noktaları da dahil olmak üzere se-yahatin planlanması, varış yerine güvenli ve rahat şekilde ulaşmanızı sağlamak için daha gerçekçi, yönetilebilir sürüşe yardımcı olmaktadır. “Yola çıkmadan önce yol boyunca nerelerde mola verileceğinin planlanması, sürücülerin gerçekçi, yönetilebilir mesafeler tutmasına yardımcı olmaktadır. Şu da bir gerçek ki, mola yerlerini önceden planlamayan sürücüler kendilerini birkaç kilometre daha gitmek için zorlamakta ve bunun sonucunda da riskler artmaktadır. Yorgunluk, kişinin koordinasyonunu ve birkaç işi aynıanda etkin şekilde yapma becerisini sınırlandırmaktadır.

Güvenlik için öneriler
Yolculuğa iyi dinlenmiş olarak başlayın! Yola çıkmadan önceki gece uykunuzu iyi alın. Vücudunuzun uyanık ve aktif olmaya alıştığı bir saatte yola çıkın. Yola çıkmadan önce alkol almayın. Uykunuzu getiren ilaçlar almaktan kaçının. Yoğun trafiğe çıkış saatlerinden kaçının. Düzenli molalar verin. Yorgunluk hissettiğinizde hemen dinlenin. Kısa bir yürüyüşe çıkın. Araç içerisinde ısı oluşumunu engelleyin. Araştırmalar yüksek ısının kanda 0.5 derece alkol kadar etkisi bulunduğunu göstermektedir.~Aracı yüklerken dikkatedilmesi gerekenler
Sahile kısa bir yolculuk, havaalanından otele gidiş veya aracınızla yapacağınız tatil yolculuğu…  Sebep ne olursa olsun, aracın doğru şekilde yüklenmesinin yol güvenliğiniz açısından önemi büyüktür. Sadece araç içerisindeki yolcular için değil, aynı zamanda yoldaki diğer sürücüler ve yolcuları için, aile boyu ve yüklü bagajlar ile yola çıkmanın belirli riskleri vardır. Aracın güvenli şekilde yüklenmesine yardımcı olmak, aileniz ve diğer sürücüleri tehlikeye atmamak için sürücülere birkaç basit kural önerilebilir Önce yolcuların güvenliği. Yolcu güvenliği ve rahatı herşeyden önce gelir. Büyük veya taşınması güç eşyalardan dolayı yolcuların güvenliğini riske atmayın. Araca eşyalarınızı yerleştirmeden önce çocuk koltuğunu takın, çünkü aracı doldurduktan sonra onun takılması hayli zor olacaktır. Son giren ilk çıkar. Bu terim, yolculuk sırasında ihtiyaç duyabileceğiniz eşyaları, çıkarılması kolay bir yere yerleştirmeniz için size ipucu vermektedir. “Olmazsa olmaz”ların ne olduğunu iyi düşünün. Yiyecek, içecek, mendil, ilaç ve çocuklarınızın oyuncaklarını, ayrıca diğer temel eşyaları, varış yerine kadar rahatça erişebilmeniz için aracınıza en son yerleştirin. Her şeyin güvende olduğundan emin olun. Sürücünün ayağının çevresindeki alanı temizt utun. Etrafta yuvarlanan eşyalar, küçük oyuncak toplar dikkati dağıtır ve sürücünün ayağının veya pedalın altına girmesi durumunda, özellikle de acil durum frenlerinde oldukça tehlikeli olabilir. Her zaman için büyük ve ağır eşyaları bagajın alt kısmına yerleştirin, bu şekilde ağırlık merkezinin mümkün olduğunca düşük olması sağlanacaktır. ~Ağır eşyaların bagajın diplerine doğru yerleştirilmesi sonucunda daha iyi bir ağırlık dağıtımı yapılmış olacaktır. Bagajların taşınması için araç içerisindeki yolcu alanlarını kullanmaktan kaçının. Eşyalar beklenmedik bir şekilde etrafa saçılabilir ve yolcuları yaralayabilir. Pierre Poncelet, “Avrupa’nın lider otomotiv kuruluşlarının yapmış olduğu testler, basit bir cam şişesinin veya çocuk oyuncağının, ani frenlemelerde ne kadar tehlikeli olabildiğini göstermiştir. İlk bakışta hafif gibi görünen bir eşya, ani frenlemelerde inanılmaz bir şekilde hızlanmakta ve fiili ağırlığının çok üzerinde bir etkiyle ön koltukta bulunan yolculara çarpmaktadır” diye açıklıyor. Görebildiğinizden emin olun. Station vagon aracınızın olması durumunda arka koltukların üzerine eşya koymaktan kaçının. Bu sadece sizin görüş açınızı engellemekle kalmaz, aynı zamanda ani frenleme halinde eşyaların etrafa saçılma olasılığını da artırır. Araç tamamen dolu ise port bagaj veya römork kullanmayı düşünün. Lastiğin patlama ihtimalini göz önünde bulundurun. Aracınızı yerleştirirken lastiğin patlama ihtimalini de gözden geçirin.Yoğun bir yolun ortasında yedek lastiği çıkarabilmek için bütün bagajı boşaltmak oldukça tehlikeli ve yorucudur. Lastiğinizin patlaması durumunda öncelikle ailenizin güvenliğini sağlamayı unutmayın. Patlak lastik ile ilgilenmeden veya yardım çağırmadan önce tüm yolcuları yolun kenarında bulunan bariyerlerin arkasında güvenli bir yere alın. ~Aracın tavanı üzerindeki bagajların güvenliği için şunları yapın; Eşyaların aracın tavanına yerleştirilmesi, bazı ihtiyaçlarıda beraberinde getirir: ilave yükseklik, ilave ağırlık ve ilave direnç. Aracın tavanına yerleştirilen yükler, araç üzerindeki direnci artırmaktadır. Hava akımı, yükün ön tarafını kaldırmaya çalışacaktır. Ani frenleme halinde ise yük hafifçe öne doğru kayacaktır. İdeal olanı; aracın tavanı üzerindeki eşyaların tamamını, araç için izin verilen ağırlık sınırlandırmalarına bağlı kalarak aracın üzerine güvenli bir şekilde yerleştirilmiş kutu içerisinde koymaktır. Evcil hayvanlarla yolculuk: Evcil hayvanların, hareket halindeki bir araç içerisinde serbestçe dolaşmalarına izin verilmemelidir. Beklenmeyen bir manevra veya ani frenlemede, hayvan sadece yaralanmakla kalmayabilir, aynı zamanda araç içindeki yolculara da zarar verebilir. Onları daima araç içi güvenlik ağlarının arkasında tutun veya çok iyi havalandırılmış kafesler içerisinde taşıyın.  Sürüş stilinizi ayarlayın: Ağır bagajlarla yüklü bir araç ile seyahat esnasında aracın manevra kabiliyetinin değiştiğini ve sürücünün buna alışmasının zaman aldığını unutmayın. Buna ilave olarak, bütün aile ve bir sürü bagaj ile seyahat etme, daha fazla dikkat kaybı, daha az görüş mesafesi ve daha uzun durma mesafesi gerektirecektir. Tüm bu değişiklikleri göz önünde bulundurarak direksiyonun başına geçmelisiniz.

Çocuklarla seyahat ederken dikkat edin
Araç yolculuklarında, ailenizin güvenliğini sağlamak en büyük öneme sahip. Yolcuların emniyet kemerlerinin her zaman takılı olmasını sağlamak ve çocukların uygun bir çocuk koltuğunda güvenli bir şekilde oturduklarından emin olmak, güvenli ve rahat bir tatil yolculuğu yapmanıza yardımcı olacaktır. ~Genellikle uzun seyahatlerde çocuklarınızın güvenliğini ve rahatını sağlamanın önemi her şeyden önce gelir. Daima çocuğunuzun bedenine en uygun kemerin kullanılması ve bunların doğru şekilde takılması zorunludur. Haziran 2010’dan bu yana ülkemizde de geçerli olan Avrupa Birliği yönetmeliği; boyu 1,50 metreden kısa çocukların uygunluğu onaylanmış çocuk koltuğunda seyahat etmesini zorunlu kılmakta. Çocuğunuzun, her seyahat esnasında güvenli bir şekilde bağlanmış olmasının, ne kadar önemli olduğunu anlamasına yardımcı olun. Siz otomobili kullanırken, onların bunu yapmayacaklarından emin olamayacağınız için, çocuğunuza, emniyet kemerini açıp kapatmayı mümkün olduğunca geç öğretin. Yola çıkmadan önce çocukların güvenliğini veya çocuk koltuklarının uygun şekilde yerleştirip yerleştirilmediğini iki kez kontrol edin. Çocuk koltuğunun yeni olmaması durumunda, onun çocuğunuzun boyu ve kilosu için uygun olup olmadığından emin olun.

Molalarınızı sık aralıklarla planlayın
Çocuklarla beraber uzun yolculuklar planlamanız durumunda günün daha serin saatlerinde seyahat edin ve sıcak olan saatlerde uzun molalar verin. Her iki saatte bir mola verebilirseniz, bu şekilde yolcuların da birkaç dakika serbest hareket edebilmelerini sağlamış olursunuz. Sıcaklığı göz ardı etmeyin; aracın camlarında güneşlik yoksa bu eksikleri tamamlayın. Çocuklarınızın da sizinle beraber geliyor olması durumunda, onların rahatını sağlayarak araç içerisinde kaliteli zaman geçirmelerine yardımcı olun. ~Seyahat esnasında herkesin yeterli şekilde sıvı tükettiğinden emin olun. Birkaç dakikalığına bile olsa çocuklarınızı araç içerisinde yalnız bırakmayın. Döndüğünüzde ısınan metal aksamlardan dolayı çocuğunuzun cildinin yanmasını önlemek amacı ile sıcak günlerde park halinde iken çocuk koltuğunun üzerini örtmeyi unutmayın. Uzun seyahatlerde çocuklara rahat ve hava geçiren giysiler giydirin. Çocuklarınıza seyahat esnasında oynayabilecekleri oyuncaklar verin, ancak yumuşak olanları tercih edin. Ağır veya keskin oyuncakları seyahat esnasında araç içerisinde bulundurmayın. Özel çocuk CD veDVD’leri ve çocuk kitapları da uzun yolda çocukların sıkılmasını önleyecektir. Her zaman yola konsantre olun; arkaya dönmek veya dikiz aynasından çocukları izlemek, sürücünün trafik üzerindeki dikkatini dağıtacak ve kaza yapma riskini artıracaktır. Seyahat esnasında çocuklar arka koltukta ne yaparsa yapsın, sürücü için yola tam olarak yoğunlaşmak öncelikli olmalıdır. Sürücü asla gözlerini yoldan ayırmamalıdır. Aracın dışında da çocukların güvenliğini sağlayın. Arıza durumu, stresli bir durum olabilir ve bu herkesin başına gelebilir. Araştırmalar, patlamış lastikle yol kenarında durmak zorunda kalan araç sürücülerinin %85’inin en çok endişeli olduğu anın, çocukların araç içerisinde oldukları an olduğunu göstermektedir. Pierre Poncelet şöyle diyor: “Otobanın yanında, özellikle de araç içerisinde küçük çocuklar ile birlikte kalmak korkutucu bir deneyim olabilir. Araç sürücüleri yardım çağırırken araç içerisindeki yolcuları asla yalnız bırakmamalıdır.~Bir arıza durumunda şunları uygulayın
Otoyol kenarlarındaki acil durak yerine gidin ve mümkün olduğunca sağa doğru park edin. Dörtlü flaşörlerinizi yakın. Sağ kapı tarafından araçtan çıkın ve yolcuların tamamının aynı şekilde araçtan çıktığından emin olun. Yolcuların hepsinin yansıtıcı ceket giymesini sağlayın. Yolcuların akan trafikten uzak olmasını sağlayın.  Çocuklarınızı kontrol altında tutun! Mümkünse bir bariyerin arkasında bekleyin. 


Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.