Çevreci teknolojilerin geliştirilmesinde önde gelen otomotiv firmalarından olan Toyota, dünyanın ilk seri üretim hibrid otomobilini 1997 yılında pazara sunarak, bu alanda öncü bir rol üstlendi. 1997 yılında, ilk olarak Japonya’da pazara sunulan Prius, daha sonra ABD ve Avrupa pazarlarına da verildi ve büyük başarı kazandı, hatta otomobilin ikinci nesli Avrupa’da “Yılın Otomobili” unvanını da aldı. Üçüncü nesil Toyota Prius ise geliştirilmiş motor performansı, iyileştirilmiş yakıt ekonomisi ve pürüzsüz dış ve iç tasarım özellikleriyle endüstri otoritelerini etkilemeyi başardı. Bugüne kadar dünya çapında toplam 2.3 milyon hibrid otomobil satanToyota’nın, 2010’dan itibaren hedefi yılda 1 milyon hibrid araç satmak, 2020 yılında ise her modelin bir hibrid versiyonunu üretmek. Şimdi ise Toyota, hibrid Prius deneyimini bir adım daha ileri taşımak için, bu modelin, prizden de şarj edilebilen Plug-in versiyonunu dünya çapında denemeye başlıyor. Üretilen 500 adet Prius Plug-in modelinin 150 adedi ABD’de,120 adedi Japonya’da, 200’ü Avrupa’da, 30’u da diğer ülkelerde denemeye alınacak. Avrupa’da denenecek 200 aracın yarısı yani 100 adedi de, Fransa’nın Strasburg şehrinde, 3 yıl boyunca, leasing yöntemiyle denenecek. Fransız elektrik dağıtım şirketi EDF, Strasburg Belediyesi, Fransız Çevre ve Enerji Yönetim Kurumu ADEME ve Toyota’nın işbirliğiyle, 2007 yılında temelleri atılan proje, yakın zaman önce meyvelerini vermeye başladı ve bu kurumların yöneticileri, geçtiğimiz hafta Strasburg’da yaptıkları bir basın toplantısıyla, 3 yıl sürecek filo denemesini başlattılar. Bu amaçla EDF, şehrin çeşitli noktalarına (evlere, otopark alanlarına ve şehir merkezi dışındaki noktalara) toplam 150 adet şarj istasyonu kurdu.~ Bu projeye katılıp Plug-in Prius’ları gündelik kullanımda deneyecek olan denekler, araçların akülerini evlerinde doldurabilecekleri gibi, araçlarını park ettikleri şarj istasyonlarında da şarj edebilecekler. Prius Plug-in’in toplam şarjı 1.5 saatte tamamlanıyor ve bir tam şarjın toplam enerji maliyeti ise 1 TL’yi geçmiyor. Aracın aküleri, 1 tam şarjla, tam elektrikli moda 20 km yol alınmasına imkan veriyor. Aküler boşaldıktan sonra termik motor devreye girerek aracın hareketini sağlıyor. Yetkililer, Fransa’da yapılan araştırmalarda, şehir içerisinde kullanılan araçların, günde 20 km’den daha az yol katettiklerini açıkladılar. Bu projenin uygulanması için Strasburg kentinin şeçimi de tesadüfi değildi. Avrupa Birliği’nin Brüksel ve Lüksemburg’dan sonra gelen üçüncü başkenti sayılan Strasburg’da yetkililer, otomobiller ve toplu taşıma sistemlerinin ahenk içerisinde işlemesi için önemli çalışmalar yapmışlar. Toplu taşımacılık konusunda örnek gösterilebilecek olan şehirde, ana hatlarda fütüristik bir tramvay ağı bulunuyor. Ayrıca şehrin dışındaki 8 ayrı noktaya ücretsiz otoparklar inşa eden Strasburg belediyesi, otomobil kullanıcılarınaraçlarını buraya park ederek toplu taşımayı kullanmalarını özendiriyor. Bununla birlikte şehrin tüm caddelerine inşa edilen bisiklet yolları sayesinde, şehir içi ulaşımın yüzde 8’i bisikletlerle sağlanmaya başlanmış. Çevreci Prius Plug-in hibrid projesinin de böyle bir ortamda denenmesininise, Strasburg’un bu kimliğine katkıda bulunacağı belirtiliyor.
Plug-in’in avantajları
Henüz deneme aşamasında olan ve ancak birkaç yıl içerisinde pazara sunulmaya hazır hale gelecek olan Prius Plug-in’de, standart Prius’a göre, metal hidrid batarya yerine daha yüksek kapasiteye sahip Li-ion bataryalar kullanılmış. Böylece standart Pri-us’da 2 km olan elektrikli modda kullanım, Plug-in’de 20 km’ye yükseltilmiş.~ Elektrikli moddaki son sürat ise 100 km/s hıza ulaşmış. Araç 100 km/s’in üzerine çıktığında termik motor devreye girerek sisteme yardımcı oluyor. Öte yandan Plug-in Prius’un yakıt tüketimi 100 km’de 2.6 lt’ye kadar düşmüş, CO2 salımı ise 59 gr/km seviyesinde. Standart Prius’a göre bu kadar avantajı varken, Toyota, bu aracı birkaç yıl Plug-in Hybrid’i piyasaya sunduğunda, standart Prius’a ihtiyaç kalacak mı? Belkide üretimde kalacak tek Prius,Plug-in versiyonu olacak. Şimdilik tek dezavantaj Li-ion bataryanın yüksek maliyetleri ancak bu birkaç yıl içerisinde pil maliyetlerinin de aşağı çekilmesi bekleniyor.
Sürüş izlenimleri
Prius Plug-in Hybrid’i Starsburg’un bol trafik ışıklı ve bol durkalk trafiğinde kullandık. Zaman zaman çevre yoluna çıksak da sürüş güzergahının büyük bölümü şehir içerisinden geçiyordu. Elektrik bataryaları tam dolu olarak başladığımız test sürüşünde, biz elektrikle sadece 15 km gidebildik (ancak bu kullanım koşullarının pek de ideal olmadığını, yoğun trafikte ve klima açık olarak kullandığımızı belirtelim). Sessiz ilerleyen 15 km’lik kullanımın sonunda elektrik bataryaları boşalınca, bu kez termik motor sessizce devreye girdi ve bir yandan aracı hareket ettirirken, diğer yandan da boşalan bataryaları şarj etmeye çalıştı. Ve yine duruşlarda, termik motor da stop edince, bataryalarda biriken enerji, aracın elektrik ve klima sistemini çalıştırmaya yeterli oldu Ancak bataryaların büyük kapasitesi, hareket halinde tam dolu şarja ulaşmayı zorlaştırıyor. Bu bataryalar ancak uzun süreli otoyol kullanımlarında tam olarak dolabilecek belki de ya da bu işin en kolayı, prizden şarj etmek olacak.~Prius Plug-in Hibrid temel özellikleri
Tam hibrid teknolojisi , CO2 salımı sadece 59 g/km, Yakıt tüketimi sadece 2,6 lt/ 100 km, Lityum iyon pil – Toyota’da bir ilk, EV modunda 100km/s maksimum hız, Elektrik prizinden şarj süresi 1,5 saat, 1.8 VVTi motor, 136 PS güç
Goodyear Eagle F1 Asymmetric 2’yi tercih etti.
Öncelikle talep edilen güvenlik kriterlerini de destekliyor.
Bir yanıt yazın