Değişim ona çok yaradı

Yenilenmesiyle birlikte Avrupalı
bir çizgi yakalayan Cerato’nun çizgilerinde,
otomobilin güçlü ve sağlam
bir görüntüye sahip olmasına
öncelik verilmiş. Keskin hatlarla ayrılan
çizgiler, güçlü görünmesinde en
önemli rolü oynayan agresif omuz
çizgisi sayesinde Cerato beğenilen
bir tasarımla karşımıza çıkmış oldu.
Arkaya doğru yükselen tasarıma
çok iyi dahil edilen bagaj kısmı,
otomobilin sportif görünümüne katkı
sağlıyor.

İç mekanda da önemli bir değişim
var. Avrupai bir tasarıma kavuşan iç
mekanda kırmızı ve beyaz renkli aydınlatmalara
bayıldık. Göstergeler
çok kolay takip ediliyor. Orta konsoldaki
kumanda elemanlarının neredeyse
tamamı dikdörtgen formlu
ve kolay kullanım sunuyor. Beklentileri
karşılayacak bir müzik sistemine
sahip olan Cerato’da USB,
AUX ve Ipod girişleri de bulunuyor.
Orta konsolda aydınlık bir renk tercih
edilmesine rağmen yaşam alanı
yine de çok karanlık. Dik konumlandırılmış
hava çıkış kanallarını
pek rahat kullanamadık. Sevmediğimiz
bir başka unsursa koltuklar
oldu: Yan destekler az, minderleri
uzun yolculuklar sırasında rahatsız
edebiliyor. İç mekandaki kalite çıtası
ise bir hayli yüksek. Malzeme kalitesi
ve işçilik konusunda çok önemli
iyileştirmeler var. Görüş açılarında
sorun yaşamadık ve park yardımcısı
da çok kullanışlı. Bagaj kapağının
sadece içeriden ve anahtarın
üzerinden açılıyor olması ise
zorluk yaşatıyor. Sessizlik beklentilerimizi
çok rahat karşılayan Cerato,
önde ve arkada son derece ferah
bir yaşam alanı sunuyor.

Cerato’nun 1.6 lt’lik benzinli motoru
6300 d/d’de 126 HP güç ve 4200
d/d’de 156 Nm tork üretiyor. 4 ileri
otomatik şanzımanla (H-Matic) testimize
konuk olan benzinli motorun
gücü, şanzıman tarafından törpülense
de çok sıkıcı bir durum ortaya
çıkmıyor. Hızlanma sırasında
motor sesi biraz artıyor ama vites değişimlerinin
sarsıntısız bir şekilde ve
hızlı gerçekleşmesi keyif veriyor.

Cerato sürüş güvenliği konusunda
da ilerlemeler kaydetmiş bir otomobil.
Yönlendirme kabiliyetinin
biraz daha iyi olmasını istememiz dışında
sürüşler olumsuz bir izlenim
uyandırmadı. Bol virajlı ve kısa aralıklı
hızlı girişlerin olduğu bölümde
de Cerato, güvenli olduğunu ispatladı.
Limitlerini zorladığımız zaman
arkadan kayma eğiliminin ortaya
çıkması ise sedanların genel bir karakteri.
Zorlanmadan kullandığımız
fren pedalı ve güvenlik sınırının
2 metre altına inen fren performansı
da başarılı. Önde viraj demirli
McPherson, arkada ise torsiyon çubuğunu
kullanan süspansiyon sisteminin
ayarı ise tam dozajında yapılmış.
Yani ne sert ne de yumuşak.
Yol tutuşa olumlu bir katkı yapan
süspansiyon sistemi, konfor konusunda
da beklentileri karşılıyor.

Sonuç

Kia Cerato artık C segmentinde ilk üç sırayı
zorlayacak özelliklere kavuşmuş. Çok zor bir
sınıf olmasına rağmen yükselen kalitesi ve
güçlü görünen Avrupai tasarımı onu bu sınıfın
zorlu oyuncularından biri yapıyor. Uygun başlangıç
fiyatı ile de gönülleri çelen Cerato’nun
benzinli motoruna ilave olarak bir de
dizel ünite olsa, şansı çok daha fazla olacaktır.
Sürüş karakteri ve güvenlik konularında da
Cerato sınavı zorlanmadan geçti.


Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.