Varisler aranıyor

Beetle’in önünde şaşkın vaziyette
duruyorum. Bunun yeni bir şey olmadığını
biliyorum çünkü atası olan
New Beetle’in önünde de aynı
şeyleri hissettim. Kadı ki artık New
Beetle dediğimiz araç şu an itibarı
ile ismi değişerek Old Beetle oldu.
Neden bu ismi aldığı da ortada. Aramıza
gireli 13 yıl oldu ve yenilenmenin
zamanı geldi ve geçti bile. 1998
yılında Amerika’da yeni kaplumbağa
yorumu ilk kez tanıtılmıştı. VW o
dönemde dikkate değer bir gösteriye
imza atmıştı. Eski bir sinema salonunda
arka planda hippi müziği
çalarken yeni otomobil dünya basınına
gözlerini açmıştı. Dönemin
VW başkanı olan Ferdinand Piech
ise gösteride boynuna çiçek halkası
asarak eşlik etmişti. Ortada aslında
bir ironi vardı. Demir adam bir hippi
çocuğu olarak sahnede boy gösteriyordu.
New Beetle VW’nin Kaliforniya
tasarım stüdyosunda yaratılırken
otomobile hippi dönemin iki
Amerikalı tasarımcısı imza atmıştı.
İşin aslına bakıldığında ise hem
New Beetle hem de yeni çıkan son
Beetle tamamen Amerikan bir otomobil
oldu. Onun yeri artık okyanusun
karşı tarafı.

Konu Avrupa olunca biraz kafam
karışmıyor değil. Konunun çözülmesi
için de tasarımda yapılan oynamalar
ve daha erkeksi görünümü
ise bana yardımcı olmuyor açıkçası.
Yeni Beetle artık daha tok duruyor.
Genişleyen ve daha basık yapısının
yanında daha agresif bir görüntüyü
kabul ediyorum. VW artık atasının
kutsal sayılan eski tasarım çizgisinden
tamamen vazgeçmiş olması da
durumu değiştirmiyor.

~Beetle artık farklı bir sınıfta boy
gösterirken bir Golf’ten farkı kalmadı.
Zaten görüntünün altında bir
Golf’ten başka bir şey de yatmıyor.
Kullandığımız araç göz önüne alındığında
bunun 200 HP gücünde bir
GTI olduğunu söylemeliyiz. İkinci
nesil Beetle bir önceki nesle göre
daha sert bir süspansiyon ayarlarına
sahip. Buna karşın konfordan
ödün vermediği gibi direkt direksiyonu, patlamaya hazır ara hızlanmaları
ve tok sesiyle öne çıkıyor.
Arka bölümde gürültülü
boxer motoru ile çalışan atası ikinci
nesil Beetle’ın sahip olduğu
özellikleri muhtemelen rüyasında
bile görmemiştir. Dedesi
ile farklı özelliklere sahip olsa
da atasının ruhunu da yakalayamadı.
Dede ile torun arasındaki
tek ortak nokta ise sadece ve
sadece kaplumbağa şeklindeki
karoser yapı. Sonuç olarak yeni
Beetle sistem gereği dezavantajlı
olan atasına karşın yavaş, gürültülü
ve dar iç mekan gibi özelliklerden
arınmış olarak karşımıza
çıkıyor.

Mini karakterini ilk günden bu
yana korumasını bildi

Beetle’ı kısaca Golf Coupe olarak
adlandırabilirim. Genel olarak
bakıldığında Beetle zaten
biraz şekli değiştirilmiş iki kapılı
bir Golf’ten farkı bulunmuyor.
Her ne kadar bu ifade biraz
sert olmuş olsa da Wolfsburg’lu
yöneticiler Kaplumbağa kültürünü
bugünlere kadar getirebilmek
için epeyce uğraş verdiklerini
görmemezlikten gelmiyorum.
Eski bir kaplumbağa
kullanıcısı olarak ama böyle bir
hakka da sahip olduğumu düşünüyorum.

~Mini cephesinde ise ekibin
otomobilin ruhunu nasıl korumayı
başardıklarına şapka çıkarmak
gerekiyor. Mini’nin varisi
eğer geçmişi incelersek işinin
daha kolay olduğunu hemen
anlarız. Minimini 50’li yıllarda
zor bir dönemden çıkan
bir otomobil olurken özellikleri
ile parmak ısırtıyordu. Mini o
dönemde hem küçük hem hızlı
bir otomobildi. İnsanlar Beatles
ve Rolling Stones ile coşarken
Mini Monte Carlo Rallisi’nin dar
yollarında uçup gidiyordu. Mini
gelecek ile ilgili beklentilerimizi
adeta karşılamasını biliyordu.
Akıllıca geliştirilen önden çekiş
sisteminin yanında mükemmel
sürüş özelliklerini bir arada sunuyordu.

BMW otomobilin karakterini
günümüze kadar başarıyla aktarmasını
bildi. Mini iyice gelişmiş
bir küçük sınıf otomobili
oldu. Atak yapısından hiçbir
şey kaybetmeden halen gokart
sürüş hissi sunuyor.BMW söz
konusu Mini olduğunda her şeyi
doğru yapmış olmasına karşın
tek bir konuda hayal kırıklığı
yarattı. İç mekanda kullanılan
bol krom malzemeler açıkcası
yakışmadı.

Münihli otomobil üreticisi
kendi otomobil yelpazesinde
yer alan arkadan itişin yanına
ufak İngiliz’e önden çekiş
rolünü üstlendirdi. Böylece her
platformda söz sahibi olarak boy
gösterme fırsatına sahip oldu.
Küçük sınıf temsilcisi bu yapısıyla
müşterilerini memnun etmesini
başardı. Mini’nin mucidi
her ne kadar düşünememiş olsa
dahi müşterilerinin büyük bölümü
olan bayanların yoğun ilgisi
ile karşı karşı kaldı. Ne diyelim
bazen üretim planlayıcılarda
çaresiz kalabiliyor.

Sonuç

Bizden yaşça daha büyükler kült konusunu
tartışabilirler. Diğer sürücü adayları için Beetle
asla bir kaplumbağa olmamakla beraber Golf
tarzı sürüş özelliklerine sahip kamburu olan
bir otomobil. Mini cephesinde ise daha fazla
nostalji yol arkadaşınız oluyor. Söz konusu daha
fazla otomobil ise VW cephesinde ise daha fazlası sunuluyor.


Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.